KİBİRLİ MADDELER

Doğrular, yanlışlar, iyiler, kötüler, aşklar, adaletler, özgürlükler, kuruluşlar, yıkılışlar... Kibirli maddelerin bir şeyler oluşturmak için yarattığı binlerce kelimeden birkaçı. Hayat, doğru olduğundan emin olduğun, doğruluğuna inandırıldığın şeyi öyle vurdu ki yüzüne yalnız mizacı değil, öz ve öz kendi benliğinin bir pislik olduğunu öyle gösterdi ki sana... Kalbin paramparça olup feleğe ayaklandığında, o kibirli maddelere nefretle baktığında, sorunu sorduğunda, öyle korktular ki, kâinat dahi sustu o anda. Ve sen doğruları kibirli maddelerin yazdığını ve değişebileceğini gördüğünde, kendi doğrularını, adaletini, özgürlüğünü, aşkını yazdın. Fakat geç kaldın. Öyle bir yara bıraktı ki hayat sana her dokunuşta kanayan, dikişlerin tutmadığı, kansızlıktan geberene kadar kanayacak olan bir yara... Öyle düşün ki hayat vurmadan yüzüne gerçekleri, öyle düşün ki felek tasmayı takmadan, öyle düşün ki kelepçelenmeden cahiliyete. Kendin yaz özgürlüğünü, adaletini, aşkını, doğrunu, yanlışını... Kulak asma kibirli maddelerin söylediklerine sevmiyorlar seni çünkü farklısın, özgürsün, boyun eğmiyorsun, herkesin aksine istediğini yapıyorsun. Durma! Yalnızlıktan, İnandığını savunmaktan korkma! Unutma, "İnsanın düşünerek yapamayacağı hiçbir şey yoktur." !

Fotoğraf:Berkay Can YILDIRIM